Monday, April 11, 2011

Nisan'(d)a neler oluyor?

Nisan geldi biz Ayşe (Ayaşlı) ile hoop Mardin'e gittik. Ne zamandır aklımda, gidip görmek lazım... Bilgi'de Bahar tatili oldu hemen atladık uçağa. Dört tam gün Mardin'deydik. Hayatımın dört günü Mardin'de geçti diye çok mutluyum ben. Herkese tavsiye edilir mi bilmiyorum ama benim Ayşe ile deneyimlediğim Mardin çok güzeldi! Bir gün Dara köyü var yakında yeni arkeolojik buluntular var muhakkak gitmeniz gerek dedikleri için araba kiralayıp (bir sileceği çalışmayan!) fırtına inmek üzereyken Dara'yı gezmeye gittik. Aman allahım orası nasıl bir yer? 300 kişilik bir köy ve daha 5 ay öncesine kadar kazılar yokmuş. Ortaya çıkartılan bir su sarnıcı ve su temizleme havuzu var, ben böyle bir şey görmedim. Nusaybin'e de gidelim dedik madem arabamız var. Tam Nusaybin'i yanlışlıkla geçtik geri dönelim öyle sapalım dedik, annemin Mardin'li ressam arkadaşı aradı dedi ki "bence dönün Selen hanım, bugün Apo'nun doğum günü, çatışma çıkmış!". Eh oranın gerçekliği de bu, yapacak bir şey yok. Döndük, Nusaybin'i göremedik. Zaten kepenkler kapalıymıs. Tabii ki! Yol boyunca sağlı sollu kırmızı "mayınlı alan" işaretleri var. Geriliyor insan. Sonra yolda çalışmayan sileceğimiz ile kafamızdan aşağıya fırtına indi. Etrafımızı çevreleyen alanda şimşekler, yıldırımlar! Sarı sonra kahverengiye dönen bir gökyüzü ve yağmur yağmur... Maceralı ama bir o kadar da eğlenceli oldu. Ayşe korkmuyor kolay kolay. Ben zaten korku nedir pek bilmem (nazar değmesin =). O yüzden çok hoşuma gitti paniklemeden araba kullandı dönüşte. Çok sakindik.

Her fırsatta 123 grubunun orkestra konseri için aranjmanlarını yapıyorum. Gerçekten tüm vaktim bilgisayar başında geçiyor. Böyle olacağını tahmin ettiğim için pek konser almadım Nisan ayı süresince. Çünkü grubun konseri 19 Mayıs'ta İzmir'de ve açıkcası çok eğleniyorum aranjmanları yaparken. Grubun müziklerini zaten seviyorum. Bir yazar çizer müzisyen için daha eğlendirici ne olabilir ki hayatta zaten? =) Böyle tuhaf yanlızlıkla yapılan işleri seviyoruz işte ne yapalım? 123'ün Arve albümünü edinmediyseniz hala, alın bence. Dinlenilmeli.

http://www.aisharecords.com/aisha_records.html

14 Nisan Perşembe akşamı bu ayın tek Selen Gülün Trio konserini Alt'ta Volkan Hürsever/Bas ve Ediz Hafızoğlu/Davul ile çalacağız. Yeni parçalar yazmıştım taze taze, 2011. Onları da çalacağız. Saat 22.00'da sahne.
http://www.altnokta.com/


Bunun haricinde 29-30 Nisan (Cuma-Cumartesi) çok heyecanlı bir konser daha var. Lawrence D. "Butch" Morris yönetiminde Nublu İstanbul Orchestra. Konser Cemal Reşit Rey konser salonu'nda iki gün de aynı saatte başlayacak, 20.00. Butch ile biz Bilgi'de ders verdiği dönemlerden tanışıyoruz. Beraber çalışmıştık Müzik bölümünde. Ayrıca o zaman Babylon yeni açıldığında her Salı düzenli konserler vermiştik bir sürü muhteşem müzisyenin olduğu bir takım ile. Conduction tekniği ile tanışmıştık. Serbest doğaçlamanın yönetilebilir olduğuna ikna olmuştuk hep birlikte. Çok güzel konserlerdi. Hiç para almıyorduk ve sürekli prova yapıyorduk. Müzisyenliğin gerçekten anlamlı olduğu olaylardan birisiydi. Şimdi yeniden... Ekip çok heyecan verici: İlhan Erşahin, Eddie Henderson, Juini Booth, Nasheet Waits, Imer Demirer, Sarp Maden, Ozan Musluoğlu, Serhan Erkol, Bilal Karaman, İzzet Kızıl, Ersin Özer ve Ediz Hafızoğlu. Konser öncesi iki gün prova var. Bakalım nasıl olacak bu birliktelik?
http://www.crrks.org/index.php

Bahar geldi işte şehrimize. Çiçekler, laleler, kuşlar, böcekler... Fakat ben hala bekleme dönemindeyim (transitional bridge). Yaz geldiğinde geçecek diye umarak... Bir de hava biraz tuhaf gidiyor. Bu hafta soğuk mu soğuk olacakmış. Eh ben de zaten çalışmalıyım!

Meraklısına Mardin notları: Dara Mardin'in 30 km dışında: Araba ile gitmek lazım. Ama yol dümdüz Nusaybin'e doğru, çok kolay bulursunuz. Nerede kalınır sorumuza herkes Erdoba konakları demişti. Hafta sonu grup gelmiş kapatmış biz de Zinciriye konakları'nda yer bulduk. Odamız en tepedeydi, hemen Zinciriye Manastırı'nın önü! 402 numara. Şiddetle tavsiye ederim. Otel Butik otel, temiz ve insanlar çok iyi. Erdoba konaklarında ve Cerciş Murat Paşa Konağı'nda yemek yedik. Erdoba'daki yemekte "Erdoba'da içki YOK" dediler bize komik oldu. Haberiniz olsun. Bence yemekler de ortalama idi. Cerciş'te uçtuk! http://www.cercismurat.com/ Süryani şarabı başka bir hikaye! Servis muhteşem. Esnaf lokantasında yemek yedik. Yemekler çok güzeldi. Dostlar Pastanesi'nin Cevizli Kurabiyesi, Paşavat fırını'nın Tarçınlı çöreği'ni yemeli ve Atilla Çay Parkı'nda oturup kahve, çay içmelisiniz. Ben dönerken ev yapımı susam ekşisi, nar ekşisi ve acı biber salçası aldım. Çok memnunum sonuçtan. Tava aldım. Bir sürü sabun aldım ve şal aldım. Onları da insan görünce istiyor işte. Ne yapalım? =)

No comments: